TCMB Enflasyon Raporu ve TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın hedeflerin tutturulamayacağı yönündeki açıklaması üzerine; Zafer Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Fikret Artan’ın değerlendirmesi aşağıdaki gibidir.
Fikret Artan: Uygulanan ekonomi programında enflasyon hedeflemesi çökmüştür ve ekonomi yönetiminden sorumluların istifası ahlaki bir zorunluluktur.
Hayat pahalılığı ve geçim derdinin altında ezilen milyonlarca vatandaşımızın uygulanan sözde istikrar programının en önemli ayağı olan enflasyon hedeflerinin tutmayacağı, bugün TCMB Başkanı Fatih Karahan tarafından açıklanan 2025 yılına ilişkin enflasyonun yıl sonunda yüzde 31-33 bandında olacağı yönündeki tahmini ile çöktüğü gibi, aynı zamanda ekonomi yönetimine olan güvensizliği daha da artırmıştır.
Şöyle ki; birkaç gün önce Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yaptığı açıklamada, 2025 yıl sonu enflasyonunun yüzde 29-30 bandında olacağını öne sürmüştü. Keza, ekonominin koordinasyonundan sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın 9 Eylül tarihinde açıkladığı Orta Vadeli Program (OVP) ve Strateji ve Bütçe Başkanlığı (SBB) tarafından hazırlanan ve halihazırda TBMM Plan-Bütçe Komisyonu’nda görüşülen 2025 yılı Programı ve Bütçesinde 2025 yılı enflasyon tahmini yüzde 28,5 olarak yer almıştır.
Hatırlatmak gerekirse; ekonomi yönetiminin 2025 yılı programında geçen yıl hedef olarak ilan ettiği enflasyon oranı yüzde 17,5 idi. Bugün gelinen noktada, Merkez Bankası Başkanının enflasyon tahmini için ilan ettiği yüzde 33 rakamını kabul edersek, programdan sapma yüzde 88,6 olmaktadır.
Oysa, Zafer Partisi Ekonomi Politikaları Başkanlığı olarak yaptığımız tahminlere göre: 2025 yılının Kasım ve Aralık aylarında ortalama yüzde 2,0 fiyat artışı olsa; yıllık enflasyon yüzde 33,83, her iki ayda ortalama yüzde 2,5 aylık artış olursa; yıllık enflasyon yüzde 35,14 olarak gerçekleşecektir. Bu da programda ilan edilen hedeflerden yüzde 100 sapma anlamına gelir.
TCMB Başkanına 2 Soru
TCMB’nin adresine 8.827 km uzaklıktaki Washington-ABD’de bulunan IMF’nin, Türkiye’nin 2025 yılı sonunda ulaşacağı enflasyon oranı üzerine yaptığı yüzde 34,5’luk tahminden hiç mi haberi olmadı? Yoksa hedefleri ve tahminleri tutarlı olarak hesaplayacak gerçek ekonomistlere sahip değiller mi?
Ekonomi yönetimindeki 3’lünün TCMB Yönetim Kurulu’na atadıkları arasında ekonomiyle ilgisi olmayan sosyoloji mezunu var mıdır? Bu liyakatsiz üst düzey görevlilerin ekonomi ve fiyat istikrarı ile ilgili çalışmalara katkılarının ne olacağı kamuoyunun merak konusudur.
Ya Farkında Değil ya da Alay Ediyor
TCMB Başkanı Karahan’ın, “Ekonomi politikalarındaki eşgüdümün de devam edeceğini varsaydık” ifadeleri ya ne dediğinin farkında olmamasından ya da kamuoyuyla alay etme çabasından kaynaklanmaktadır. Zira, ekonomi yönetimi genel olarak makro ekonomik politikalar, özel olarak da 2025 yılı enflasyon tahminleri konusunda yaptıkları farklı ve çelişkili açıklamalarla tam bir başarısızlık, dağınıklık, uyumsuzluk ve koordinasyonsuzluk içindedir.
Hedefteki Tutarsızlık ve Gerçeklikten Kopukluk
TCMB Başkanı, Mehmet Şimşek’in ve Cevdet Yılmaz’ın 2025 yılı enflasyon hedefi olarak açıkladıkları sırasıyla yüzde 28,5 ve yüzde 30 rakamlarını yalanlayarak, yüzde 31-33’lük tahminini açıklamış ve kendi ifadesiyle “Yüzde 24’lük hedefe bağlı kaldığını” söylemiştir. Bu durum, tamamen “kafasını kuma gömmek” olarak nitelendirilmektedir.
2026-2027 Hedefleri Kadük Hale Gelmiştir
TCMB Başkanı, 2026 yılı için yüzde 16 ve 2027 yılı için yüzde 9’luk enflasyon hedeflerinin korunduğunu belirtmiştir.
Ancak bu hedefler, 2025 yılı yüzde 28,5’lik tahmini baz alınarak hesaplandığı için, daha TBMM’de onaylanmadan kadük hale gelmiştir. Zafer Partisi’nin tahminlerine göre: 2026 yılı enflasyonu yüzde 25-28, 2027 yılı ise yüzde 17-20 aralığında gerçekleşecektir. Dolayısıyla 2019 yılından beri söylenen “tek haneli enflasyon” hedefi artık tamamen hayaldir.
İstifa Çağrısı
Sonuç olarak; teknik bilgisi ve öngörüleri yetersiz olan, aralarında tam bir koordinasyonsuzluk bulunan ekonomi yönetimini oluşturan: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TCMB Başkanı Fatih Karahan, SBB Başkanı İbrahim Şenel, gelişmiş ülkelerdeki kamu görevlilerinin benzer durumlarda yaptığı gibi onurlu bir şekilde istifa etmeye davet edilmektedir.
Milletimizin Dayanacak Gücü Kalmamıştır
İstikrar programının yükü, dar ve sabit gelirli vatandaşların, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan emeklilerin, parya gibi görülen asgari ücretlilerin, umudunu yitirmiş işsizlerin, ürünleri para etmeyen çiftçilerin, işsizlik kıskacındaki gençlerin, küçük esnaf ve sanatkârların omuzlarına vicdansızca yıkılmıştır. Artık bıçak kemiği delip geçmiştir.
Zafer Partisi olarak; ekonomik krizin altında ezilen milletimizin sesi ve ümidi olmaya devam edeceğiz.
